Heyacan Yalnız Kalırsa Adamın Başına İş Açar
Beyoğlu Sohbetleri’nin 02.04.2010 tarihindeki konuğu Ordu milletvekili Av. Mustafa Hamarat oldu. Gecenin ikram sahibi İstanbul Ünyespor Kulubü Başkanı İsa Gümüş oldu. Gümüş, misafirlerine kuru fasulye, pilav ve ayran ikram etti. İkramın ardından söz alan dernek başkanı Av. Ahmet Yılmaz bu akşamki konuklarının Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat’ın olduğu belirterek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Bizleri yalnız bırakmayan değerli katılımcılara teşekkür ediyorum. Başta Milletvekilimiz Sayın Mustafa Hamarat Bey olmak üzere yine derneğimizin kurucularından Wonder’in Başkanı Yusuf Kara’ya, Ankara’da görev yapmaya başlamasına rağmen her hafta bizlerle olmaya devam eden Ayhan Doğan Bey’e teşekkür ediyorum.” Dedi.
Daha sonra söz alan ÜNSEV Genel Sekreteri Ayhan Doğan böyle bir güzel mekana gelmekle kendimizi sorumlu hissettiklerini belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü:” Buranın kararlı bir şekilde açık tutulmasını sağlayan arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Çıtayı düşürmeden bu faaliyetlerin devam ettirildiğini görmek beni hassaten memnun ve mutlu ediyor. Uzaklarda da olsak gönlümüz hep burada sizinle beraber.” dedi.
Ayhan Doğan’ın ardından söz alan WONDER’İN Başkanı dernek kurucularından Yusuf Kara bu akşam Milletvekili Mustafa Hamarat’ı dinlemeye geldiğini belirttiği konuşmasında şunları söyledi: “ 1983 yılında İstanbul’a geldim. 2002 yılında Viyana’ya gittim. O günden buraya hem İstanbul’da hem de Viyana’da yaşıyorum. Cuma günleri buradaysam önemli bir program olarak addettiğim Beyoğlu Sohbetleri mutlaka notumda kayıtlıdır. Mutlaka buraya gelirim. Burayı sadece manevi atmosferinden istifade etmek için değil, hem sizlerle gönül beraberliğini devam ettirmek hem de güzel insanları burada bir arada gördüğüm için önemsiyorum. Bugün notlarımıza baksak gidebileceğimiz o kadar önemli programlar var ki. Ama şunu söylüyorum, buraya geldiğimizde içtiğimiz sıcacık çorbanın tadı bizi yurt dışına gittiğimizde uzun süre idare edebiliyor. Burada oturup da birbirimizin yüzlerine baktığımız zaman buradaki oluşan o samimiyet bizi bir süre idare ediyor, diyebilirim. Hepsinin yanında buranın var edilmesi ve yaşatılması çok önemli. Bu derneği arkadaşlarımızla heyecan ve samimiyetle kurduk, birlikte oluşturduk. O günden bu güne her gün bir adım daha ileri sloganıyla geldiğimiz burada, burayı yaşatmak ve var etmek adına buradayız. Bunun için gelen bütün arkadaşlara ben teşekkür ediyorum.” Dedi.
Yusuf Kara’dan sonra konuşmaya başlayan Milletvekilimiz Mustafa Hamarat: “ Yusuf Bey’in burada olacağını bilseydim Ahmet Bey’in konuk davetini kesinlikle reddederdim. Yusuf Bey’in olması güzel bir sürpriz oldu. Ayhan Bey ve Yusuf Bey bu derneğin kurucularındandır. Burada bulunan Bekir Bey, Sabri Bey kuruculardandır. Bu dernek kurulurken ben askerdeydim. Daha sonra beni arkadaşlar kurucu üye yaptılar.” dedi.
Derneği gül bahçesine benzeten Hamarat konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Aslında bu dernek bir gül bahçesi mantığı ile kurulmuştur. Bütün arkadaşlarımızda bizim için o kadar önemlidir. Her birine ayrı bir gül olarak bakılıyor. Bu akşamki konumuz Yusuf Kara. Yusuf Bey gibi insanları karşınızda görünce ne diyeceğinizi, nasıl tavır sergileyeceğinizi şaşırırsınız. Yusuf ağabeyimiz o kadar aksiyoner bir insan ki O’nu görünce aklımıza gelen ilk şey, şimdi ne yapacağız, hangi faaliyete başlayacağız? Sorusu olur. Hepimizin içinden şimdi yapmamız gereken iş ne diye sormak geliyordu. Gerçektende öyle bir dernek ortamı oluşturmuşlardı. Biz hemen durakta biner binmez o hıza ayak uydurmaya çalıştık. Sonra o faaliyetleri aynı çerçeve içerisinde devam ettirdik. Neden Yusuf Kara diye bir şey düşündüm. Bir sohbetle anlatmakla bitmez, sadece bir yönünü anlatırız. Dernek kurucu başkanımız şimdiki onursal başkanımız Ak Parti Genel Sekreterimiz Sayın İdris Naim Şahin o zaman büyükşehir belediyesinin genel sekreter yardımcısıydı. İdris Bey’in yaptığı önderlik ve dostluğun bir adım gerisinde durarak, programlara hareket veren içerik kazandıran ve yönlendiren, yardımcı olan bu gizli kahramanlardan birisi de bu akşamın konusu olan ve en başında gelen Yusuf Kara’ydı. Bunun ispatı da bu faaliyetleri o kadar hızlandırdı ki İstanbul’a sığmadı. Viyana’da kurucusu olduğu WONDER ile çalışmalarını aynı mütevazilikle yürütüyor. Derneğimizin faaliyetleri Beyoğlu’nda yürüyordu. Ama ÜNDER’İN kuruluşu Yusuf Bey’in Üsküdar’daki bürosunda gerçekleşti. Daha sonra Beyoğlu’ndaki yerimize geldik.. Müsünder olarak kurulan derneğimiz günden güne büyüdü ve ÜNDER (Ünyeliler Derneği) olarak adı değiştirildi.” dedi.
Yusuf Kara’nın Viyana’ya gidişini de anlatan Hamarat konuşmasına şöyle devam etti: “ Bu işler esnasında da Yusuf Ağabey’e Viyana yolu gözükmüş oldu. Yurt dışında okuyacak Türk öğrencilerin çalışması derneğimizin Beyoğlu’ndaki yerinde yapıldı. Yusuf Bey Viyana’ya gitmeye karar verince üstlenmiş olduğu bütün işler, İdris Bey’in önderliğinde devam eden bu faaliyetlerle ilgili görev bana emanet edildi. Tabi hak etmediğimiz halde biz kendimizi birden Yusuf Kara Ağabey’imizin yerinde, faaliyetlerin içinde bulduk. Hakkını vermeye çalıştık. Yusuf Bey kadar çok hızlı devam ettiremesekde yere düşürmemeye çalıştık ve devam ettik.” dedi.
Konuşmasında Yusuf Kara’nın öne çıkan özelliklerine vurgu yapan Hamarat; “ Şimdi Yusuf Ağabey’imizin bir özelliği de orada ortaya çıkıyor. Her insan önderlik yapabilir, muhakkak 1.sırada olmak istiyorum kompleksine girebilir. Ama Yusuf Bey kesinlikle böyle bir şeye girmedi. Bize de bunu gösterdi. Eğer bir şeyler yapmak istiyorsanız sıranız önemli değil, eğer gerçek amacımız hizmet ise hangi mevkide olursanız olun muhakkak yapacağınız bir şey vardır. Ama gerçek amaç hizmet değil ise üye olunca neden yönetimde değilim vs yani istek bitmez. Birinci özelliği bu Yusuf ağabeyimizin bunun altını çizelim. İkinci özelliği de yine ayrılır iken gösterdiği özelliktir. Birisinin yükseleceğine inanır ise ona görev vererek önünü açar. Kendisinden böyle bir ağabeylik gördük. Yusuf Ağabey’in İdris Bey’in öncülüğünde vermiş olduğu ruhla, heyecanla, samimiyetle 14 yılı aştı. İnşallah böyle de devam eder.” dedi.
Çalışmaların yeni kuşakla başarılı bir şekilde deam ettiğini söyleyen Hamarat şöyle devam etti: “ Bu mekanları dolduran, çalışmaları yürüten yeni arkadaşlarımız var. Demek ki bu hareket yeni kuşak arkadaşlarımızla devam ediyor. Şuanda da devam ettiğini görüyoruz. Hep beraber, birlik içersinde bu çalışmalar yapılıyor. Yusuf Ağabey’imize hem o zamanki bu güzel çalışmalarından dolayı hem de İstanbul’da olduğu Cuma günleri Beyoğlu Sohbetleri’ne, bu güzel mekana geldiği, bizleri yalnız bırakmadığı için çok teşekkür ediyorum.” dedi.
Konuşmasında ÜNSEV’DEN de bahseden Hamarat; “ Burasını ÜNDER olarak bahsediyoruz ama burası aslında ÜNSEV’DİR. Bu da yeni bir gelişme. ÜNSEV’DE Ünyelilerin vakfıdır. Güzel bir faaliyet niyeti ile kuruldu. Bu mekanda vakfımıza tahsis edildi. Bundan sonrada nice güzel faaliyetlere adım atmış oluruz. Bundan sonraki kuşak yani siz geleceksiniz ve sonrada başkaları gelecek, onlarda artık bu vakıfları üniversitelere çevirirler.” dedi.
Spor faaliyetlerine de değinen Hamarat konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Bu arada İstanbu Ünyesporumuz var. İsa Gümüş kardeşim onu omuzladı. Çok olgun, çokta güzel götürüyor. Bu faaliyetler öyle dışarıdan göründüğü kadar kolay değildir. Heyecan gerekir ama yetmez. Hatta heyecan yalnız kalırsa başına iş açar adamın; o yüzden aklı, heyecanı, tecrübeyi, olgunluğu ve ahlakı birleştirip yolunu tutmalı güzel bir faaliyet ortaya koymalısınız. Dernek dedik, vakıf oldu, spor kulübü oldu inşallah ilerde üniversite olur. Demek ki yapacak çok işimiz var. Elimizde pusula var, rota belli. Bizden sonrakilere güzel örnek olarak inşallah bu faaliyetleri sürdürürler. Bütün katılanlar, hem sunanlar hem sunulanlar burada hepsi kutlu, hepsi değerli ,çok teşekkür ediyorum.” dedi.
