Anasayfa
ANASAYFA DETAYLAR

Beyoğlu Sohbetleri´ nde 03.06.2016 Cafer SOLGUN

üNDER Beyoğlu Sohbetlerinin 03.06.2016 Cuma akşamı konuğumuz Toplumsal Olayları Araştırma ve Yüzleşme Dernepş Başkanı ve yazar Cafer SOLGUN misafirimiz oldu. üNDER Başkanı Ayhan Doğan'ın mukaddimesi ve tanışma merasiminden sonra, Cafer SOLGUN’un aktüel siyasal meselelere dair değerlendirmeleriyle sohbetimiz başladı.


Yazar Cafer SOLGUN’un konuşmasının satır başları şöyleydi:

Geçmişle yüzleşme bir ülkenin geleceie güvenle bakmasının olmazsa olmaz şartıdır. Yüzleşme derken kendimize esas aldıiımız tarih cumhuriyet tarihidir. çünkü cumhuriyet tarihi henüz içinde yaşadıiımız tarihtir ve düzeltilmesi, reforme edilmesi şans ve imkanı vardır. örneiin Kürt meselesi ve doiurduiu birçok sorun vardır. 1924 yılında cumhuriyetin kurucu iradesi bu ülkeyi Türk etnik temeline dayalı bir ulus devlet olarak inşa etmeye karar verdiiinde bir Kürt sorunumuz oldu. çünkü devlet, zor ve asimilasyon politikalarıyla Kürtleri Türkleştirebileceiini düşündü. Tabii ki başarılı olamadı ve olamazdı da. Tarihi, kültürü, dili, gelenek ve görenekleriyle bölgenin kadim halklarından biri, yasayla ve zorla nasıl "Türk" olabilirdiş


Bu ülkede şüphesiz dindarlar da çok büyük acılar çekti. Bunun nedeni de cumhuriyetin kurucu iradesinin Türkiye’nin çaidaşlaşması önünde en büyük engellerden biri olarak dini ve dindarları görmesi vardı. Tekke ve zaviyeler kapatıldı, dini ünvanların kullanılması yasaklandı. Camileri kapatamadılar fakat onun yerine dindarları devletin kontrolü altında tutmak ve devletin egemen ideolojisine biat ettirmek için diyanet işleri başkanlıiı adında bir kurum oluşturuldu.


Meselenin özü bütün bu geçmişle yüzleşmiş olarak sahici ve işleyen bir demokrasi inşa etmemizdir. Bu hepimizin kendimizi rahat ve güvende hissetmemizin sigortasıdır. Herkesin kendi dinini inancını ne devlet ne de başkaları tarafından baskı görmeden özgürce yaşaması geçmişin prangalarından arınmış olarak cumhuriyeti demokratikleştirmemize bailıdır. Devlete düşen bu özgürlüiün tıpkı diier hak ve özgürlükler gibi özgürce yaşanmasının garantisi olmaktır.


Toplum olarak devlet konusundaki anlayış ve algımızı da deiiştirmemiz gerektiiine inanıyorum. Devlet insan icadı bir şeydir, dokunulmaz bir tabu deiildir. Devlet eleştirilebilir ve böyle gelmiş böyle gider bir şey değildir. Yaşadığımız çağın ihtiyaçlarına göre o devleti, o devlete iş yaptıran yasaları değiştirmemiz mümkündür.
Yüzleşmenin toplumsal bir boyutu olduğunu da belirtmek gerekir. Bunun önemini topluma egemen olan ve maalesef her geçen gün daha da derinleşen kutuplaşma sorunlarımıza bakarak da anlamamız mümkündür. Düşünce, siyasi fikir, ideoloji itibari ile herkesin farklı olmasının sakıncası yoktur, tek tip toplum düşünülemez. Türkiyeli deyince bu kutupların birleşeceği ortak değerler vardır. Fakat sorun ortak değerlere kadar dayanmış durumdadır, bu derece kutuplaşma vardır. Bu, topu taca atmadan yüzleşmemiz gereken bir realitedir. Hepimizin kendi payına düşen sorumlulukları var.


Bütün renkleri ile beraber Türkiye toplumu anlamlı ve değerlidir. Dersim o renklerden kökünden sökülüp atılmak istenen, çıbanbaşı denilen gerçeklerden biridir. Cumhuriyet Türk etnik temeline dayalı yaşayan bütün Müslüman halkların Sünni olduğunu varsayan, bu arada Sünnileri de bir tür devlet Müslümanlığı, Türkçü Müslümanlık gibi garip bir şeklin içine sokmaya çalışan bir ulus devlet olarak kurgulanmıştır. Dolayısıyla ulus devlet mantığında Türk ve Sünni olmak makbul diğerleri yok edilmesi gereken gruplar olarak ortaya çıkmıştır. Dersim bu çağdaşlaşma hareketinde bir yere oturtulamamıştır. Ne Türk ne de sünnidir. şeyh Sait ayaklanmasının ardından bölge için, tehlike oluşturduğuna dair raporlar hazırlanmış, bu raporlar sonucunda Tunceli kanunu çıkartılmış, ardından da devlet kararıyla korkunç bir katliam harekatı başlatılmıştır. "Kılıç artığı" kabilinden geride kalanlar ise harekatın bir parçası olarak Türkiye'nin diğer bölgelerine sürgün edilmiştir.


Türkiye'nin geçmişi bu. Bu geçmişle yüzleşmek ve barış içerisinde bir arada yaşama irademizi ortaya koymak durumundayız.


Cafer SOLGUN’ un sohbetin sonunda soruları da cevaplandırdı. Soru-cevap şeklinde devam eden sohbetin sonunda katılımcılarla beraber konuğumuza üNDER’ in yayınları takdim edilmiştir.
Gecenin ikram sahibi ise Mustafa GüVEN idi.

 

19.10.2016 00:00:00
Hit: 532